Burası 66.000 kişinin yaşadığı küçük bir ada, Karayipler’de. Adı Grand Cayman. Küba’nın birazcık altında, solda. 1959 yılında kendini idare etme hakkı almış, ama “British Overseas Territory” olarak geçiyor. Yani hala bir çeşit İngiliz yönetiminde, vali İngiliz. Finans merkezi olarak biliniyor, Amerikan filmlerinde büyük paraların stoklandığı bir yer olarak adı geçiyor ama bankalara işlem için gittiğinizde her şey çok yavaş. 7 aydır burada yaşıyorum. Deniz, yani okyanus çok keyifli, suya girmek harika. Emekli olunca güzel bir adada yaşayacağım hiç aklıma gelmemişti. Nüfusun yarıya yakını yabancı beyaz yakalı çalışanlar. 100 küsur milletten insan yaşıyor; Kanadalı, Amerikalı, İngiliz, bol Jamaikalı, Latin Amerika ülkelerinden pek çok insan. Önceleri George Town merkezde yaşıyorduk. Akşamları güneş çekilince yürüyüşe çıkıyor ve fazla insan görmüyorduk. Perşembe akşamları civar ülkelerden yiyecek ve diğer malzemeleri getiren yük gemileri geliyor, sahilde onların yük boşaltmasını izliyorduk. Şimdi şehrin biraz dışında West Bay bölgesinde oturuyoruz. Yeşillik, sakin, huzurlu bir yer. Bahçede, adanın pek çok yerinde olduğu gibi horoz ve tavuklar dolanıyor. Ama kimse bunları alıp kesmiyor. Serbest dolaşan organik tavuklar. Ama yemelik tavuk çoğu şey gibi Amerika kıtasından geliyor.

Kolomb 1503’te buraya ilk geldiğinde adanın adını Las Tortugas koymuş. Yani kaplumbağalar ülkesi. İspanya Kralı buranın egemenliğini 1670’de İngiltere Krallığına vermiş. Ülkenin bayrağı Union Jack ve bir kraliyet arması içeriyor. Bayrakta mavi beyaz dalgalar, ananas ve kaplumbağa da yer alıyor. Ülke sembolü kaplumbağa. Havayollarının maskotu da kaplumbağa. Bol balık, kaplumbağa ve iguana var. Ada eski bir balıkçı ve korsan mekanı. Fazla bir tarihleri yok. Ulusal Müzede kayık, 1800’lerdeki büyük fırtınayı anlatan bir görsel, ilk açılan okul ve kilisenin maketi var. Para birimi CI- Kayman Doları 1 CI= 1.20 USD . Yıl boyu hava sıcaklığı 28- 35 derece civarı, nem çok. Yani hiç kış yaşanmıyor. Biraz eserse “,ohh ne güzel oldu nefes aldık” diyoruz. Yıl boyu yağış alıyor. Eylül ile Aralık arası fırtına mevsimi.

Şehir merkezinde otel, restoran ve denize nazır lüks komplekslerin yer aldığı bölge Seven Mile Beach. En havalı oteller Hyatt ve Kimpton. İkincisi tipsiz, gri renkli çirkin bir bina. Türkiye’de olsa sadece 3 yıldız alabilir. Ama burada pek kıymetli ve turistlere iyi fiyat çekiyor anlaşılan. Soğuk havadan bıkan Kanada ve Amerikalıların uğrak yeri ve cenneti. Gelip 3-5 gün kalıp dönüyorlar. Miami’ye uçakla 1 saat 20 dakika. Küba’ya 50 dakikalık uçuş. Ayrıca dalmak için de dünyanın önde gelen, zengin deniz altı yaşamı olan yerlerinden biri.

Görülecek Yerler:

Stingray City: Yassı vatozların yaşadığı koy görülmeye değer. Köpekbalığı familyasına ait ama yanına gidip kadife yüzeylerini sevmenize ses etmiyorlar- çoğunlukla!

Görsel http://www.britannica.com dan alınmıştır.

Seven Miles Beach; adanın güneyinden kuzeye doğru uzanan meşhur plajı bu isimle ün yapmış ama aslında 5.3 mil uzunluğunda. Tüm plajlar halka açık ve ücretsiz. Ama şezlong yok. AJ Thomson mağazasından Mini plaj oturağı / sandalyesi alabilirsiniz:) Ya da havluya uzanmak da bir seçenek.

Turtle Centre: Meşhur su kaplumbağaları ile birlikte yüzebileceğiniz bir park yapmışlar. West Bay’de.

Doğa severler için nadide parçalar var. Yeşillik çok etkileyici değil ama görülesi canlılar var. Endemik Ghost Orchid/ bir orkide cinsi, mavi iguana ve çeşitli deniz kuşları ünlü.